Grup şirketleri arasındaki ticari işlemlerden kaynaklanan borç ve alacaklar, grup şirketinin finansal sıkıntıları nedeniyle uzun süre geri ödenmeyebilmektedir.
1 Seri No.lu Kurumlar Vergisi Genel Tebliği’nin 12.1.6. bölümünde; “Piyasa koşulları ve ticari teamüllere göre yapılan vadeli mal ve hizmet alımları ile ilgili olarak ortaya çıkan borçlanmalarda, vade farkı tutarları ayrıca hesaplanmış olsa da bu borç tutarları örtülü sermayenin varlığının tespitinde dikkate alınmayacaktır. Söz konusu süreleri aşan vadeli alımlar nedeniyle ortaya çıkan borçlar örtülü sermayenin varlığının tespitinde dikkate alınacak; bu şekilde hesaplanan örtülü sermaye tutarına isabet eden vade farkları tespit edilerek örtülü sermaye üzerinden ödenen faiz olarak kabul edilecektir.” İfadesi yer almaktadır.
Söz konusu düzenlemede; piyasa koşulları ve ticari teamüllere uygun vadeyi aşan alacak ve borçlanmaların finansal mahiyete dönüştüğü kabul edilmektedir.
Alacağın, TL cinsinden olduğu durumlar ile vade farkı ve faiz oranının aynı olduğu durumlarda; ticari alacağın (120 Hesap), finansal alacağa (130 Grubu hesapları) dönüşme işleminin vergisel etkisi olmayacaktır. Ancak döviz cinsinden alacağın olduğu durumlar ile vade farkı oranı ve faiz oranının farklı olduğu durumlarda vergisel etki söz konusudur. Şöyle ki;
- Ticari alacaklara uygulanan vade farkı oranı ile finansal alacaklara uygulanan faiz oranının birbirinden farklı olması, kazanç tutarını ve KDV matrahını etkileyebilir.
- Ticari mahiyetteki döviz cinsinden alacaklarda kur farkının KDV’ye tabi olmasına rağmen, finansal alacaklardaki anapara üzerinden hesaplanan kur farkının KDV’ye tabi olmaması KDV matrahını etkileyebilir.
Vergisel etki olmadığı durumlarda herhangi bir belgelendirmeye gerek olmaksızın, borçlu ve alacaklı tarafından, 120/320 hesaptaki bakiyeler 130/330 hesap grubuna virmanlanabilir.
Vergisel etki söz konusu olduğu durumlarda ise ticari alacağın kapatıldığına ve kredi sağlandığına dair belgeye dayandırılması faydalı olacaktır. Uygulamada,
- Belli bir paranın ticari borç ödenmesinde kullanılması (Dekont) ve geri borç olarak alınması,
- Taraflar arasında finansman teminine ve temin edilen finansmanın ticari borcun kapatılmasında kullanılması ilişkin sözleşme/bildirim/yönetim kurulu kararı vb belge düzenlenmesi,
suretiyle yapılabilmektedir. Konuya ilişkin maliye tarafından herhangi bir görüş yayımlanmamış olmakla birlikte, bu mahiyetteki borçların örtülü sermaye hesabında dikkate alınıyor olması, finansal alacağa dönüştürülmesinin de mümkün olduğu şeklinde yorumlanmaktadır.
Alacağın finansal alacağa dönüştürülmesi durumunda;
- Ticari alacağın normal vade tarihinden başlayarak, 120 hesaptan 130 hesap grubuna virmanlandığı tarihe kadarki süreç için vade farkı ve/veya kur farkı hesaplanarak faturalandırılması,
- Hesap bakiyesinin 130 hesap grubuna virmanlandığı tarihten itibaren her ay adat faizi hesaplanarak, kur değerlemelerin yapılması,
gerekmektedir.